Kabus

Kabus

Çoğumuzun kabus görüp korkuyla uyandığı olmuştur, peki kabus neden bizi bu kadar çok etkiler, rüyalarımız bizim davranışlarımızı ve duygularımızı nasıl etkileyebiliyor?

Kabus korku, dehşet ve endişe duygularına yol açabilir; kişiyi uyandırır ve uykusuzluk, uyku döngüsündeki diğer zorluklar ve hatta gündüz sıkıntıları dahil olmak üzere rahatsız edici duygusal tepkilere neden olur. Ateş, sağlıksızlık veya kötü beslenme de kabuslara neden olabilir.

Normalde, insanlar bir gecede iki saatten fazla rüya görürler ve bir kabus genellikle REM uykusunun veya hızlı göz hareketi uykusunun sonraki saatlerinde olur.

Rüyayı gören kişi genellikle bir kabustan görüntü ve içeriği iyi bir şekilde hatırlayarak uyanır. Bazı araştırmacılar, gerçek hayatta karşılaştığımız olası tehditleri prova ettiğimiz olumsuz rüyaları “tehdit provası” olarak adlandırır; diğer araştırmacılar, insanların günün üzücü olayları üzerinde çalıştıklarını söylüyor. Çoğu kabus çeşidi stresle ilgilidir.

Bununla birlikte, kabuslar işlev bozukluğu noktasına kadar sıklaşırsa, kişi Kabus Bozukluğu (eski adıyla Rüya Anksiyetesi Bozukluğu) yaşıyor olabilir. Kabuslar, 10 yaşından önce başlayan olaylarla, kızlar arasında erkeklerden daha yaygındır. Çocuklar ve ergenler, yetişkinler arasında daha az sıklıkta olmak üzere, daha fazla acı çekme eğilimindedir. Yetişkin nüfusun yaklaşık yarısı ara sıra kabus görür.

Vücut, hafif uykudan derin REM uykusuna kadar farklı uyku aşamalarından geçer. REM uykusu, beynin tabanında bulunan ponstan gelen sinyaller aracılığıyla gerçekleşir.

Aslında burası REM uykusu sinyallerinin başladığı ve omuriliğe giden sinyallerin kesildiği yerdir. Bu nedenle derin uykuda vücut hareket etmez; ancak pons bu sinyalleri kapatmazsa, kişi rüyayı fiziksel olarak canlandırabilir - REM uykusu davranış bozukluğu olarak bilinir. Örneğin, kişi kabusta koşuyorsa, kelimenin tam anlamıyla koşmaya başlayabilir.

Kabuslar, yetişkinlikte daha az sıklıkta olmak üzere çocuklar ve ergenler arasında daha sık görülür. Yetişkinlerin yarısı ara sıra ve kadınlarda erkeklerden daha fazla kabus görür. Bu seyrek nöbetler tedavi gerektirmez. Travmatik veya olumsuz olaylar, düzensiz uyku, uyku yoksunluğu ve jet lag ile kabuslar artabilir.

 

Psk. Berfin Gurbet MUTLU

Kaynakça:

Blagrove, M., Farmer, L., & Williams, E. (2004). The relationship of nightmare frequency and nightmare distress to well‐being. Journal of sleep research13(2), 129-136.

Belicki, K. (1992). The relationship of nightmare frequency to nightmare suffering with implications for treatment and research. Dreaming2(3), 143.